Latest News
Everything thats going on at Enfold is collected here
Hey there! We are Enfold and we make really beautiful and amazing stuff.
This can be used to describe what you do, how you do it, & who you do it for.
ÖÇED Yönetim Kurulu Başkanı Parin Yakupyan Biz Bize Programına konuk oldu
VideolarÖÇED Yönetim Kurulu Başkanımız Parin Yakupyan, 6 Aralık Perşembe günü Beykent TV’de Işılay Gedik’in sunduğu Biz Bize Programı’na konuk oldu. Canlı olarak gerçekleştirilen yayında, toplumsal açıdan otizm ve kaynaştırma eğitimi hakkında konuşuldu.
BEYKENT TV CANLI YAYININDA OTİZMİ ANLATTIK
HaberlerÖÇED Yönetim Kurulu Başkanımız Parin Yakupyan Beykent TV’nin canlı yayınına katıldı. Işılay Gedik’in sunduğu “Biz Bize” programının konuğu olan Parin Yakupyan, otizmli çocukların toplumda karşılaştığı sorunlar ve kaynaştırma eğitiminden bahsetti. Otizmli çocukların bazı okullara kabul edilmediğinin altını çizen Yakupyan, otizmli bir çocukla okumanın normal gelişimli çocuklara da faydalı olacağını söyleyerek “Bir sınıfta otizmli bir çocuk varsa diğer çocuklar da bu sayede farklılıklara saygı göstermeyi küçük yaştan itibaren öğrenir” dedi.
Eşit olmaya çalışırken adil olamamak
Yazılarİlk başta eşitlik ve adalet birbirlerine yakın kavramlar gibi duruyor. Ama özel çocuklar söz konusu olduğunda, örgün eğitimde eşit olmak adına onlara haksızlık edilebiliyor. Parin Yakupyan, her zaman eşitliğin adil olmadığına dair düşündürücü bir yazı kaleme aldı.
Yazı: Parin Yakupyan
ÖÇED Yönetim Kurulu Başkanı
Otizmli genç annesi
Eşitlik…
Adalet…
Bu kavramları ne kadar çok kullanıyoruz değil mi hayatımızda? Eşitlik ile adalet hepimizin cümlelerinde aslında.
Peki eşitlik ile adalet arasındaki farkı ne kadar biliyoruz? Önce bir düşünün. Ne fark var eşitlik ile adalet arasında?
Eşit mi olmalı haklar yoksa adil mi olmalı?
Şimdi kaynaştırma eğitiminde çokça yaşadığımız bir sorundan bahsedeceğim. O sebeple bu kavramları biraz düşünmenizi istedim.
Geçenlerde yaptığım bir öğrenci görüşmesinden örnekle gideceğim ama bu konu pek çoğumuzda olduğu gibi Garen’in de eğitiminde özellikle başlarda çokça yaşadığım bir sorun.
Çocuğumuz 16 yaşında ve asperger… Bu tanıyı 3 yaşında almış. Babasıyla sohbet ettiğimizde konuşmanın zamanında geldiğini ama hep az ve öz konuştuğunu, göz kontağı kurmada hep bir sorun yaşadığını, sosyal yaşamda büyük sıkıntı yaşadıklarını onun dışında pek bir sorunları olmadığını dile getiriyor. Şu an lise 2 öğrencisi… Meslek lisesinde istemediği halde elektrik bölümünde okuyor ama babası seneye bölüm değiştireceğini anlatıyor.
Babayla konuşmaya devam ettiğimizde onun da ilgi alanının Garen gibi tarihler olduğunu öğreniyorum. Şu anda iyi durumda olsa da babası biraz endişeli: “Lisede kalınıyormuş, ya bu sene sınıfta kalırsa” diyor. BEP (Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı)’i ve öğretmenlerin onu kendi içinde ayrı bir sınav yapması gerektiğini falan söylüyorum. Kısaca ahkam kesiyorum.. Ahkam kesiyorum fakat baba zaten bunları biliyor:
“Lise bu… Coğrafya sınavından 30 almış. Gidiyorum öğretmenine anlatıyorum ‘Bu çocuğa ayrı sınav yapmalısınız’ diyorum. Bana ‘Diğer çocuklara haksızlık etmiş olmaz mıyız? Umut’tan daha düşük not alanlar var’ diyor. Birine anlatsan ötekine anlatamıyorsun. İki günde bir okuldayım. Gocunmuyorum ama çok yoruldum”.
Bu anlayıştakilerle, bu düşüncelerle biz de savaşmadık mı? Pek çok çocuğumuzun ailesi savaşmıyor mu? Gerçekten sınıfta bırakılan çocuklarımız yok mu? Liseyi okuyamayıp vazgeçenler…
Bu konuda özel eğitim merkezi olarak destek verilmesi gerektiğini, öğretmenlerle iletişim halinde olunması gerektiğini anlatıyorum. Haklardan bahsediyorum yeniden. Ve aslında o öğretmenin Umut’a ve onun gibi çocuklara ayrı bir BEP uygulamayıp herkesle eşit sınava sokması bir adaletsizlik ve suç diyorum.
Bazı kafalar bunu kabul etmiyor ama her zaman eşitlik adil olmuyor. Her bireyi kendi içerisinde değerlendirmek ve şartları da ona göre sunmak adalettir. Eşitlik her zaman istediğimiz ve doğru olan bir uygulama değildir. Sohbetimizin sonunda baba, biraz daha uğraşacağını şimdi kendini daha iyi hissettiğini ve çözemezse yardım isteyeceğini söyleyerek, geldiğine göre daha umut dolu çıkıyor kapıdan…
Bizim yakada bu uğraş hiç bitmeyecek biliyorum. Zaten kanunda olan yasaları insanlara (örgün eğitim sisteminde eğitimcilere yöneticilere) anlatıp duracağız. Tabi burada en önemli konu da velilerimizin haklarını bilmeleri ve bunun sonuna kadar arkasında durmaları.
Biz aslında bunu yaparken bir sonraki nesle bir yol açmış olacağız. Bunu öğrenen eğitimci/yönetici eminim ki bir sonraki öğrencisinde aynı şekilde ayak diremeyecek. Özellikle başarılı bir kaynaştırma programı olmuşsa sonradan gelenler çok da şanslı olacak.
Bu durumda bizlerin bir sorumluluğu daha ortaya çıkıyor: Başarılı bir kaynaştırma için öğrencilerimize, ailelerine ve örgün eğitimdeki öğretmenlere gereken desteği vermek. Öğrenci daha okula başlamadan kaynaştırma ön çalışmalarını yapmak. Aileyi umutlandırmak haklarını anlatmak ama sorumluluklarını da bildirmek. Sonuçta kaynaştırmanın başarı anahtarlarından biri okul ise diğeri de veli. Özellikle ilköğretime yeni başlayacak bir öğrenciyse, en azından ilk sınıfa gölge öğretmenle başlaması gerektiğini anlatmak ve amacımızın gölge öğretmensiz yola devam etmek olduğunu da eklemek. Ama ilköğretim sırasında ilk dönemde çocuğumuza gereken kuralları öğretebilirsek inanın sonrası daha kolay oluyor. İşimiz zor yolumuz uzun ama kazanımlarımıza (çocuklarımızın geleceğine) değiyor inanın.
İki yıl önce yayınlanan bir araştırmada lisede okuyabilen otizmli sayısı 166’ydı. Yenisini yaptılar mı bilmiyorum ama o sayının katlanarak arttığını görmek en büyük motivasyonum olacak.
ÖÇED EÇHA’nın toplantısına katıldı
Haberler29-30 Eylül 2018 tarihlerinde Dedeman Bostancı Hotel’de gerçekleştirilen Engelli Çocuk Hakları Ağı (EÇHA) Kurulu toplantısına ÖÇED adına 1. gün Yönetim Kurulu Başkanı Parin Yakupyan, 2. gün ise Yönetim Kurulu üyesi Emine Eşki Araslı katıldı.
Avrupa Birliği tarafından fonlanan, Batı Balkanlar ve Türkiye’de “Çocukların şiddetten korunması ve engelli çocukların sosyal içermesinin desteklenmesi projesi” kapsamında, Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Türkiye’nin destekleriyle faaliyetlerini gerçekleştiren EÇHA’nın üye sayısı 62’ye ulaştı.
Bu haftaki toplantıya 47 STK’dan 66 kişi katılım sağladı. İlk gün STK’ların kendilerini tanıtmalarıyla başlayan program, güncel durum değerlendirmesi ve ortak hareket planı oluşturulması ile devam etti. Süleyman Akbulut ve Hakan Özgür’ün sunumlarıyla idari başvuru yöntemleri ve dilekçe oluşturma konuşuldu. Örnek hazırlanan dilekçeler ile toplantının birinci günü sona erdi.
İkinci gün STK tanıtımları ve lobi çalışmaları eğitimi ile başlayan gün, lobi faaliyetleri için atölye çalışmaları ile devam etti. Sosyal medya eğitimi, atölye çalışmaları, sunum ve değerlendirmeler ile son buldu. Ayrıca günün sonunda “Sosyal medya nedir ve nasıl kullanılır?” da anlatıldı.
Kaynak
Otizm profesyonelleri bilim etrafında buluştu
HaberlerAkademisyenlerin, özel eğitim öğretmenlerinin, çocuk gelişim uzmanlarının, psikologların, psikiyatristlerin, nörologların ve ailelerin bir araya geldiği “1. Uluslararası Uygulamalı Davranış Analizi Konferansı Türkiye”nin ilki 22-23 Eylül Cumartesi Pazar tarihlerinde Haliç Kongre Merkezi’nde yapıldı. Yurt dışından ve yurt içinden 22 konuşmacının yer aldığı konferansa katılımcıların ilgisi büyüktü.
Nörogelişimsel bozukluklar arasında yer alan otizm, toplumumuzda görülme sıklığı açısından hızla artıyor. Buna karşın, erken yaşta ve yoğun eğitimle otizm bulguları hafifletilebiliyor. Uygulamalı Davranış Analizi- Applied Behavior Analysis (UDA/ABA) ise, bu konuda dikkatleri üzerine çeken, köklü bir geçmişe sahip ve en umut vaat edici sonuçları sağlayan uygulama olarak öne çıkıyor. Kısa adıyla ABA ya da UDA olarak bilinen Uygulamalı Davranış Analizi konusunda Türkiye’de ilk kez bu kapsamda bir konferans gerçekleştirildi.
“1. Uluslararası Uygulamalı Davranış Analizi Konferansı Türkiye (UDAKOT), (1. International Conference on Applied Behavior Analysis Turkey-ICABAT)”, Özel Çocuklar Eğitim ve Dayanışma Derneği (ÖÇED) tarafından, Algı Özel Eğitim Kurumları, Serenas Group ve Haliç Kongre Merkezi işbirliği ile düzenlendi. İki gün boyunca, uluslararası ve ulusal düzeyde tanınmış ABA/UDA alanında uzmanlaşmış bilim insanının katılımıyla yapılan “1.Uluslararası Uygulamalı Davranış Analizi Konferansı Türkiye”de otizm alanında köklü bir geçmişi olan ABA uygulamaları A’dan Z’ye ele alındı.
AÇILIŞ KONUŞMALARI YAPILDI
Sunuculuğunu Adem Kuyumcu’nun yaptığı konferans, bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’yla başladı. Ardından gelen açılış konuşmaları ise, ÖÇED Başkanı Parin Yakupyan, Konferans Düzenleme Eş Başkanları Nicky Nükte Altıkulaç ve Selim Parlak, Otizm Dernekleri Federasyonu Başkanı Ergin Güngör, Özel Özel Eğitim Kurumları Derneği Başkanı Yunus Kılıç, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkan Yardımcısı Dr. Metin Özaydın tarafından yapıldı.
ÖÇED Yönetim Kurulu Başkanı Parin Yakupyan
ÖÇED Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Selim Parlak
SEKTÖRÜN ÖNEMLİ İSİMLERİ YER ALDI
Konferansta yurt dışından önemli isimler konuşmacı olarak katılarak, özel eğitim sektörü ve özellikle otizm adına önemli bilgiler paylaştı. ABA uygulamasında Amerika ve Kanada modelleri yurt dışından katılan BCBA uzmanları Nicky Nükte Altıkulaç, Lina Slim-Topdjian, Ling LyTan, Deirdre Muldoon ve Pelin Eraktan’ın sunumuyla ele alınırken, Türkiye’deki ABA çalışmaları Türkiye Davranış Analizi Birimi Kurucu Başkanı Prof. Dr. Elif Tekin İftar tarafından anlatıldı. İlk gün gerçekleşen oturumlarda “Dil ve Konuşma”, “Problem Davranışlarda İşlevsel Davranış Analizinin Kullanımı”, “Otizmli Çocuklarda Yeme Problemleri Eğitimi”, İstanbul Çocuk Ergen Psikiyatri Enstitüsü’nden Nahit Motavallı Mukaddes’in hazırladığı
“Otizmde İyileşme Mümkün Mü?” gibi önemli konular masaya yatırıldı. Konferansın ikinci gününde ise; Nöropsikoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Öget Öktem Tanör’ün konuşmacı olarak katıldığı oturumda “Zihin Kuramı”, Nişantaşı Üniversitesi’nden Prof. Dr. Hayriyem Zeynep Altan’a ayrılan oturumda “Nöroçeşitlilik ve Sosyal Algının Biçimlendirilmesi, Özel Filmler ve Özel Kahramanlar” gibi konular konuşuldu.
AİLE ÖYKÜLERİ DE PAYLAŞILDI
Şimdiye kadar yapılan tüm konferanslardan farklı olarak ailelerin sesine ve tecrübesine de yer veren “1.Uluslararası Uygulamalı Davranış Analizi Konferansı Türkiye”de, ABA terapisi almış çocukların anne-babalarının 40 dakikalık bir sunumu da yer aldı. Moderatörlüğünü Özel Çocuklar Eğitim ve Dayanışma Derneği Başkanı ve otizmli genç annesi Parin Yakupyan’ın gerçekleştirdiği bu son oturumda, Uzm. Psikolog Esra Bilge ve Yazar Nevin Penny, anne kimlikleriyle bulundu.
Kaynak
Otizmli çocuk sahibi olmak dünyanın sonu değil
RöportajlarAlgı Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi ve Algı ABA Terapi Merkezi Yöneticisi Parin YAKUPYAN, AGOS gazetesine özel “Otizmli çocuk sahibi olmak dünyanın sonu değil, otizmli çocuklar hayatın içinde olmak zorunda” röportajını verdi.
Kaynak: